Dostlar Korosu İlk Koristlerinden, “Ruhi Su’dan Bize, Bizden Zamana”
Dostlar Korosu İlk Koristlerinden, “Ruhi Su’dan Bize, Bizden Zamana”
Dostlar
Korosu İlk Koristleri, “Ruhi Su’dan Bize Bizden Zamana” adlı uzunçalar ile
müzikseverlerle buluştu.
Alevlerin
sinemalarda otellerde yakıldığı, kahvehanelerde silahla tarandığı, devlet
dairelerinden izlerinin silinmeye çalışıldığı, haklarında en olur olmaz
yakıştırmaların yapıldığı ve daha pek çok olumsuzluğun nedeni olduğunun öne
sürüldüğü bir ülkeyiz. Birileri ülkemizde Alevilik ve Alevilik ile ilgili
kültürel konuları öcü gibi görürken köyümüz Ballıkaya’dan Âşık Yusuf Başaran ve
oğlu Âşık Mustafa Başaran Ruhi Su’ya “Semahlar” uzunçalarında kaynak kişi
olmuşlardı. Ruhi Su, 1977 yılında çıkan uzunçalarını, “Antalya Akçainiş
köylüleri ile Âşık Yusuf Başaran ve Mustafa Başaran ile Ballıkaya erenlerine”
adamıştı.
Âşık
Yusuf Başaran’ın torunu, Âşık Mustafa Başaran’ın oğlu Yusuf Başaran yetmişli
yıllarda Dostlar Korosu’nda bulunanlardan. Ağabeyi Selahattin Başaran ve kız
kardeşleri de aynı zamanda koroda yer almışlardı. Günümüzde bu iki kuşaktan
gelen torunlar kültürel çalışmalarda bulunuyorlar.
Yusuf
Başaran ile birlikte Dostlar Korosu İlk Koristleri, kırk yıldan fazla bir zaman
sonra, “Ruhi Su’dan Bize Bizden Zamana” adlı uzunçalar ile bu kış müzikseverlerle
buluştu. Bakalım Yusuf Başaran ne diyor?
“Her
şey akar” demiş bilge. Hocamız Ruhi Su aramızdan ayrıldıktan sonra da zamanın
gölgesinde berrak bir su gibi çağlayıp duruyor. Akan yok olur mu hiç,
ulaşılması gereken denizler, okyanuslar varken? Peki ya kalanlar? Bizler, Ruhi
Su Dostlar Korosu’nun İlk Koristleri, kalanların peşine düştük. Anılarımızdı,
ilk gençliğimizdi, beraberce yaşadığımız ülkemizin serüvenleri idi kalanlar ve
asıl bunlara rengini veren türkülerdi. Yusuf Başaran, Adnan Serçe, Ayda
Uludağalpat, Canan Bilge, Çiler Belen, Fikriye Demir, Fitnat Sun, Fulya
Soytürk, Günay Mutlucan Pesen, Hüseyin Türkoğlu, İlker Yakup Dalak, Mehmet Naci
Dedeal, Salim Çetin, Selahattin Başaran, Yusuf Uzun olarak tutkuyla; özellikle
kimseye sitem etmeden çağrılmayı bekleyen tanıdık ama pek fazla bilinmedik
türkülerin peşine…
Sapla
samanın birbirine karıştığı günümüze bir tutam papatya, çiğdem, mor menekşe
misali renkler, kokular sunmak istedik ve bu plak çıktı ortaya. Gördük ki kırk
yıldan sonra bu bir başlangıçmış; daha yapacağımız çok işler varmış.
Türkülerle
seslerinizi seslerimize, umutlarınızı umutlarımıza katmanız dileklerimizle...
Ruhi
Su bir döneme damgasını vurmuştur. Bir müzisyen, şair, kavga adamı ve müzikolog
olarak… Neydi Ruhi Su’nun vurduğu damga? Kuşkusuz aldığı eğitim sonucu müzik
bilimini kılavuz kabul etmesiydi yaptığı işe. Türkü söyleme geleneğinde,
yüzyıllardır usta çırak ilişkisi içinde verilen bir eğitim vardı. Ancak bu
bilinenlerin aktarılması anlamında bir eğitimdi. Klasik anlamda verilen bir müzik eğitimi
değildi. Türkü deyiş söylemede geleneğin içinden gelmeyen Ruhi Su; söyleme,
söyleyiş, ağız, otantiklik tartışmaları içinde geleneğin yönünü değiştiren
büyük bir ustaydı. Bu anlamda izi silinmeyecek bir damga vurdu söyleme
tekniğine.
Geldiğimiz
noktada söylenen birçok türkü ve deyişte eğitim aldığı halde geleneğin bile gerisine
düşmüş söyleyiş örnekleri görmek mümkün. Yıllarca tekseslilik, çokseslilik
tartışmaları yapıldı müzik dünyamızda. Oysaki
hem müzik kurallarını ve konuştuğumuz dili doğru kullanma hem de vurgu ve
tonlamaların doğru yapılması açısından tek sesli bir melodinin doğru bir
şekilde söylenmesi konusunda daha alacağımız epey bir yol olsa gerek. Bu eğitim
ve terbiyeyi edinebilirsek o zaman çokseslilik anlamlı olacaktır. Ruhi Su
yıllarca bunları öğretmeye çalıştı koroda olan bizlere ve dinleyicilerine. Bu
çok basit gibi görünse de toplumları dönüştürmek, onların kültürüne iz bırakmak
ancak Ruhi su gibi çağdaş ve yetenekli sanatçıların yapabileceği bir iştir. Bu
anlamda Ruhi Su’nun bıraktığı izler müzik var oldukça silinemeyecektir.
Yusuf
Başaran’ın değerlendirdiği uzunçalar plakta Yunus Emre, Pir Sultan Abdal ve
anonim türküler Ruhi Su duyarlılığı ile yeniden yorumlanarak bütünleşiyor.
Ayrıca Ruhi Su ile olan çalışmalarda kayda alınmamış parçalar plakta yer
alıyor.
Yorumlar
Yorum Gönder